Tecno Phantom V Fold 2, kitap tarzı katlanabilir bir akıllı telefona sahip olmak için çok para harcamanıza gerek olmadığını kanıtlıyor.
Son birkaç yıldır, piyasaya asla sürülmeyecek prototipler de dahil olmak üzere, neredeyse her katlanabilir akıllı telefonu elime aldım. Katlanabilirler beni heyecanlandırıyor – hem bir tüketici hem de geçimini teknoloji hakkında yazarak sağlayan biri olarak. Ancak, en büyük endişem her zaman ortalama tüketiciler için ne kadar erişilemez oldukları, yalnızca geek’lere veya meraklılara hitap etmeleriydi.
Katlanabilir telefonları, özellikle de tablete dönüşenleri, ana akım pazar için yeterince erişilebilir hale getiren ilk kişinin kim olacağını sık sık merak ettim. Şaşırtıcı bir şekilde, kitap tarzı katlanabilir akıllı telefonu daha geniş bir kitleye ulaştıran Tecno oldu (bu marka olacağını hiç düşünmemiştim.
Phantom V Fold 2‘yi bir aydır kullanıyorum ve bir markanın katlanabilir cihazlara karşı uygun fiyatlı bir alternatif yaratmayı nasıl başardığını çok düşünmeme neden oldu; bu cihazla epey vakit geçirdiğimden beri, bazı temel soruları yanıtlamak için daha iyi bir konumdayım: Katlanabilir cihazlar günlük kullanım için pratik mi? Katlanabilir cihazlar fahiş fiyat etiketlerini haklı çıkarıyor mu? “Normal” akıllı telefonlarla karşılaştırıldığında onları daha az çekici kılan tavizler var mı? İşte incelemem.
Tecno, V Fold 2’yi Samsung Galaxy Z Fold 6 ile aynı tasarım şablonunu kullanarak tasarladı (ve OnePlus Open veya Google Pixel Fold’un aksine, bunda yanlış bir şey yok , çünkü bunlar daha kompakt). Görünümü hakkında söyleyecek fazla bir şeyim yok (evet, üst düzey görünüyor, Hulk benzeri bir yapıya sahip, çok erkeksi ve daha pahalı katlanabilir cihazlarla aynı seviyede, bu yüzden estetiği ve tasarımı harika). Tecno’nun bu katlanabilir cihazı böyle bir fiyata nasıl tasarlamayı başardığına hala aklım ermiyor. Ancak benim için daha önemli olan, kullanım hissiyatı.
Telefon sağlam hissettiriyor ve açmak için ek bir güç gerektirmiyor. Tek elle açamadım çünkü biraz daha fazla çaba gerektiriyor; esasen iki elle kullanılmak üzere tasarlanmış. Kapalıyken normal bir telefondan biraz daha yoğun hissettiriyor. Açıldığında normal bir tabletin daha hafif bir versiyonu gibi hissettiriyor.
Cihazı cebinizde veya çantanızda tutmanın veya taşımanın zor olduğu hiçbir yol yok. Aslında katlandığında elimde oldukça hafif hissettiriyor. 249 gram ağırlığında (Samsung Galaxy Z Fold 6 239 gram, Honor Magic V3 ise 226 gram), Google Pixel Fold ise 258 gramla daha ağır hissettiriyor. Ayrıca diğer katlanabilir cihazlara daha yakın bir kalınlığa sahip.
Telefonun çerçevesi alüminyumdan yapılmışken, menteşe havacılık sınıfı, yüksek mukavemetli malzemeden üretilmiş ve 400.000 katlama için derecelendirilmiş. İçeride boşluk yok, bu da cebinize daha düzgün bir şekilde sığması anlamına geliyor.
Tamamen açıldığında, menteşe neredeyse görünmez oluyor ve bu da kesintisiz bir görüntüleme deneyimi sağlıyor. Diğer katlanabilir telefonlarda olduğu gibi, menteşenin birleştiği panelin ortasında hafif bir kırışıklık var. İlk başta biraz rahatsız edici görünebilir, ancak kırışıklık endişem yok ve kısa sürede fark edilmez hale geliyor.
Galaxy Z Fold 6’daki düz kenarları özellikle beğenmesem de, Tecno’nun Phantom V Fold 2’de daha yuvarlak ve kavisli kenarlar kullanması güzel. Tam yerinde hissettiriyor ve tutması daha kolay. Kamera sensörleri dikdörtgen bir modülde yer alıyor. Arkada görünen tek şey Tecno logosu, Phantom logosu ise menteşede belirgin bir şekilde vurgulanmış. Güç ve ses düğmeleri sağda, USB-C portu altta ve SIM yuvası üstte yer almaktadır.
Phantom V Fold 2 daha sakin Karst Green ve Rippling Blue renklerinde geliyor, bu da beni ultra üst düzey akıllı telefonlarda eğlenceli renklerle denemeler yapmamanın arkasındaki mantığı merak ettiriyor. Ve sadece Tecno değil; piyasadaki her katlanabilir cihaz gösterişli, canlı renklerden yoksun. Cihaz ayrıca su geçirmezlik açısından IP54 dayanıklılık derecesine sahip ve çoğu katlanabilir cihazda olduğu gibi menteşe nedeniyle toz giriş derecesi yok.
iPhone 16 Pro‘dan Tecno Phantom V Fold 2’ye geçmek tamamen farklı bir deneyim değildi (ve nedenini size anlatacağım, ancak buna daha sonra değineceğim). Daha önce de belirttiğim gibi, katlanabilir telefonlara aşinayım ve her türlü form faktörünü kullandım. Bu elbette yardımcı oluyor, ancak katlanabilirler piyasada uzun yıllardır mevcut ve bunları kullanma deneyimi, levha tabanlı akıllı telefonların hissettirdiklerini yakından taklit ederek iyileşti.
Dürüst olmak gerekirse, katlanabilir bir telefonun iç ekranı açıldığında kırılacağı hissi ortadan kalktı, ancak katlanabilirlerin uzun vadeli kullanımı konusunda hala bazı endişelerim var. Bunun tamamen sinmesinin yıllar alabileceğini düşünüyorum. Örneğin, Phantom V Fold 2’yi açtığımda, her seferinde hala çıtırtı sesini duyuyorum. Bunun katlanabilirlerde alışılmadık bir durum olmadığını ve buna katlanmanız gerektiğini düşünüyorum.
Katlanabilir cihazları bu kadar sevmemin bir nedeni, form faktörünün iki ekrana izin vermesi ve her ekranın farklı bir amaç için ayarlanmış olması. Phantom V Fold 2’de iki ekran var. İlki, köşegen uzunluğu 6,42 inç olan harici bir ekran olan kapak ekranı. Corning Gorilla Glass Victus 2 ile korunan, 120 Hz yenileme hızına sahip bir LTPO AMOLED ekran. Bu benim için ana ekrandı ve cihazı kullanma şeklim buydu.
Aslında, kapak ekranını iç ekrandan daha fazla kullandım. Kapak ekranının iyi yanı, tıpkı normal bir telefon dokunmatik ekranı gibi çalışması, bu sayede farklı bir ekrana veya arayüze uyum sağlamak zorunda kalmadım. Her şey tanıdık geldi. İki elimi kullandığımda, tek elle yazmaktan ziyade harici ekranda yazmak daha doğal geldi. Kapak ekranı, bir akıllı telefona ihtiyacım olan tüm telefon görevleri için mükemmel bir şekilde çalışıyor ve daha fazla ekran alanına ihtiyacınız varsa, onu açmanız yeterli. 7,85 inçlik AMOLED ana ekran, içerik tüketmek için harika.
Ekrana bakmak keyifliydi, ancak çerçeveler görmek istediğimden biraz daha inceydi. Mümkün olan her şeyi yaptım: Dune: Prophecy’yi yayınladım, e-kitapları okumak için Kindle uygulamasını açtım ve hatta bir kopyasını düzenledim. Elbette, Phantom V Fold 2’deki iç ekran Samsung Galaxy Z Fold 6 ile aynı seviyede değil, ancak gülünç derecede büyük 7,85 inçlik ekranda özel bir şey olduğunu kabul ediyorum. Aslında, büyük ekranda yazmak da bölünmüş klavyeyi kullanarak çok daha rahattı ve bunu çok sonra fark ettim. Oyunlar da Phantom V Fold 2’nin iç ekranında inanılmaz derecede iyi görünüyordu.
Muhteşem ekranlara eklenen şey, yerel olarak desteklenen isteğe bağlı kalemdir. Tecno, inceleme ünitesiyle kalemi göndermedi, bu yüzden denemedim, ancak iyi bir ekleme.
Phantom V Fold 2, iki yıllık bir işlemci olan MediaTek Dimensity 9000+ yonga setiyle birlikte geliyor, 12 GB LPDDR5x RAM ve 512 GB UFS 3.1 depolama alanıyla birleştirilmiş. Çoğu görev için bu bir sorun değil — Dimensity iyi performans ve eşit derecede iyi güç verimliliği sağlıyor. Ancak, uzun vadede, işlemcinin özellikle uygulamalar cihazda çalışan AI ve AI modellerinden yararlanmaya başladıkça artan talepleri destekleyebileceğinden emin değilim. Bununla birlikte, bu telefondaki performans hala fena değil. Testlerim sırasında gerçek bir yavaşlama fark etmedim.
Sınırlı yazılım güncellemeleri, bu cihazla ilgili bir diğer sorun. Tecno yalnızca iki Android işletim sistemi güncellemesi ve üç yıllık güvenlik yamaları vaat ediyor. Telefon zaten eski Android 14 tabanlı bir işletim sistemi çalıştırıyor, bu da yalnızca Android 16’ya kadar güncelleme alacağınız anlamına geliyor. Tecno’nun maliyetleri kontrol altında tutmak için çok çalışması gerektiği açık ve telefonun rakiplerinden daha ucuz olmasının nedeni muhtemelen bu.
Cihazı test ettiğim haftalar boyunca pil ömrü benim için hiçbir zaman büyük bir endişe kaynağı olmadı. Bir günlük kullanımı rahatlıkla atlatabildim, ancak bu cihazın iki günlük bir telefon olmadığını kabul etmeliyim. 5.750mAh pili diğer katlanabilir telefonlarda elde ettiğinizden çok daha büyük ve bu da telefonun daha uzun süre dayanmasını sağlıyor. 70W hızlı şarjı ve 15W hızlı kablosuz şarjı destekliyor.
Phantom V Fold 2, Tecno’nun arayüzde üretkenlik açısından yaptığı değişikliklerle parlıyor. Android 14 tabanlı HiOS 14.5 çalıştırıyor olsa da, bu telefonda çoklu görev yapmanın ne kadar kolay olduğuna hayran kaldım.
Kapak ekranından dahili ekrana geçerken hiçbir zaman kullanıcı arayüzü sorunları yaşamadım. Kapak ekranında açılan uygulamalar (örneğin Gmail) ana ekranda da devamında açılabiliyor ve her seferinde işe yarıyordu. Uygulamaları yan yana çalıştırmak, alt taraftaki özel ana sayfa çubuğundan bir simgeyi istediğiniz ekranın kenarına sürüklemek kadar kolay. Tecno’nun yüzen pencereler eklediğini görmek güzel, yani simgeleri ortaya sürükleyerek pencereleri yüzdürebilir veya daha sonra daha hızlı erişmek için uygulama çiftlerini kaydedebilirsiniz.
Ayrıca sağ alttaki özel “tüm uygulamalar” düğmesini de beğendim, bu da büyük ekranı kullandığınız sürece asla ana ekrana kaydırmanız gerekmediği anlamına geliyor. Bir diğer ilginç özellik ise son açılan uygulamaların çubukta yalnızca simgeler yerine küçük resimler olarak görünmesi. Bu, çoklu görevi kolaylaştırıyor ve büyük ekranı daha kullanışlı hale getirmek için çaba gösterildiğini görebiliyorum.
Phantom V Fold 2’yi kullandıktan sonra, iki uygulamanın yan yana çalışmasının telefonu çok daha üretken hale getirdiğini güvenle söyleyebilirim ve katlanabilir bir telefon ve büyük ekranının gerçekten parladığı yer burasıdır. Bu normal bir telefonda mümkün değildir. Ancak Phantom V Fold 2’de üretken olmak için çok daha fazla ekran alanı vardır. Sadece V Fold 2’de bir sunum veya MS Excel belgesini normal akıllı telefonunuzdan incelediğinizi düşünün, farkı hemen fark edeceksiniz.
Tecno ayrıca bir sürü AI özelliği ekledi ve bunların sayısı o kadar çok ki hepsini hatırlamak zor. Circle to Search, AI destekli duvar kağıdı oluşturma (Samsung Galaxy akıllı telefonlarında elde ettiğinize benzer), AI destekli düzenleme araçları ve sonuçları biraz yavaş olmakla kalmayıp aynı zamanda yanlış bulduğum ChatGPT destekli Ella asistanı bulacaksınız. AI (Üretici AI) akıllı telefonlarda çokça duyuruluyor ancak özelliklerin çoğunun gerçek anlamda bir anlamı olmadığını düşünüyorum ve bahse girerim kimse bunları kullanmak istemiyor.
Phantom V Fold 2‘deki kamera, amiral gemisi bir akıllı telefonda elde ettiğinizden çok uzak. Toplamda üç adet 50 megapiksel kameraya sahip: optik görüntü sabitleme (OIS) özellikli birincil kamera, 2x optik zumlu 50 megapiksel portre kamerası ve 50 megapiksel ultra geniş açılı sensör. Ön tarafta, hem kapak ekranında hem de katlanır ekranda 32 megapiksel selfie kameraları bulunuyor.
Telefon, doğru koşullarda fena olmayan çekimler yapıyor ve çektiğim bitki çekimlerinin çoğunda bolca ayrıntı var. Ancak kötü haber şu ki, kamera iPhone 16 ve diğer amiral gemisi akıllı telefonlarla baş edemiyor. Düşük ışıkta o kadar iyi performans göstermedi ve çektiğim çekimler yer yer bulanıktı. Phantom V Fold 2‘yi ortalama kameralar kategorisine koyardım, bu yüzden beklentilerinizi kontrol altında tutun.
